Davos 'a dolmuş seferleri hala devam ediyor Türkiye'den...

Servisçiler yerli basın mensupları.

Yabancı kimse kalmadı oralarda, bir bizler kopamadık.

Varsa yoksa Davos.

Yeter artık ya, biraz da kaz dağlarına gidin ...

Orada da temiz hava bol güneş var..

Hem yerli malı yurdun malı değil mi ?

Hem ne yapsan yaranamıyorsun millete.

Başbakanı bizde alkışladık, iyi yaptın, eline diline sağlık dedik..

Vay senmisin böyle diyen !

Bizde hastalık olan, sucu bucu illetinden bir kurtulabilsek ;

Doğruya doğru, yanlışa yanlış diyebilsek...

Ve sonucuna tahammül edebilsek ..

Çok mu zor ?

Bunun bir orta yolu yokmu acaba ..

Gelin hep beraber güzel bir örnekle orta yolda buluşalım :

Başarılı bir iş adamına sorarlar, nasıl bu hale geldiniz ?

- Doğru kararlar alarak der..
 
Doğru kararları nasıl alıyorsunuz ?

- Tecrübe sayesinde der..

Peki, nasıl tecrübe sahibi oldunuz ?

Yanlış kararlar vere vere...

Şimdi...gelelim kuru fasulye'nin faydalarına  ;

Biz başbakan'ın veya başkalarının yanlışlarını eleştirmedik mi?

Eleştirdik .

Kendisine bu millet şans verdimi, bir daha zaman tanıdımı ?

Tanıdı.

Öyleyse bu zaman içerisinde tecrübe sahibi olup, doğru kararlar alabiliyorsa neden hak vermeyelim canım ?

Ha bir takım ayak oyunları falan filan diyorsanız eğer..

O kadar da olacak ya, nede olsa eski futbolcu..!

O zaman sonuca bakalım, gol kimin kaleye girmiş.

İyi seyirler, dikat edin ayağınız kaymasın, başınız çok dönmesin zirvelerde.

Kalın sağlıcakla...