Zekiye Doğan
Sevgili okurlarım merhaba,
Belçika PanoramaGent gazetesinin sahibinin eşi Chantal Çöl’ü İstanbul’da tanıdım. 21 yıl sonra Sultanahmet anılarımı onunla birlikte tazeledim. Oğlum henüz 6 yaşındayken Terneuzense Boys’da futbola başlamıştı ve başarılı bir futbolcuydu. Hollanda’da Ajaks Türkiye’de Galatasaray tutkunuydu. Ajaks’da veya Galatasaray’da top oynamayı hayal ediyordu. Rüyasını gerçekleştirmek için iki haftalığına Sultanahmet’e gittik. Galatasaray’ın Florida tesislerine gitmeyi de ihmal etmedik. Tabii o dönemler FETÖ terör örgütüne mensup olduğunu bilmediğimiz Hakan Şükür’den 1998 Bursa Atatürk Stadyumunda Türkiye-1 Hollanda-0 kafa golünü dinledik. Oğlumun o mutluluğunu dün gibi hatırlıyorum. Galatasaray futbolcularıyla Florida fotoğrafları çekerek İstanbul ziyaretimizi taçlandırdık!..
Chantal İstanbul anılarımdan etkilenmiş olacak ki, bu tanışmamızın sonu sıkı bir dostluğa dönüştü. Türkiye Hollanda yolculuğumdan sonra Gent’te misafir olduğum çiftin evinde oğlumun evi kadar rahattım: “Biz seni evimizde ağırlamaktan onur duyduk kapımız yüreğimiz sana hep açık kalacak.” Diyen çifti ömrüm yettiği sürece unutmayacağım.
Son yıllar Avrupa ülkelerinde Türklere Müslümanlara aynı zamanda yabancı uyruklulara karşı içten içe beslenen ırkçılığın ve ayrımcılığın yüzeye çıkmasından dolayı endişeleniyordum. İnanıyorum ki, Chantal gibi Avrupalı gelinlerimiz ayrımcılığın ırkçılığın belini bizlerle birlikte ortasından kıracak. Kırık kalplerin tamircisi olarak gördüğüm gelinlerimizin babası Türk, annesi Avrupalı, dördüncü kuşak çocukları iki kültürün arasında bocalayan çocuklar olarak değil iki kültürün zenginlikleriyle yetiştirip dünyada ırk güç kavgasını sonlandıracaklarına inanıyorum!..
Bu nedenle çifte kültürlü çiftimiz PanoramaGent gazetesini çıkartarak haksızlığa ayrımcılığa karşı gazeteleriyle mücadele ediyorlar. Bu çalışmanın yanı sıra kocası Cihan fabrikada Chantal’sa azimli bir kadın olarak Snack & Frituur Muide’yı elemansız çalıştırıyor. Mekana geldiğimde: “Yoldan geldin acıkmadın mı? Canın her ne istiyorsa söyle hazırlayalım.” Dedi.
Türkiye’de uzun süreli kalınca iki şeyi özlüyorum. Kaşar peynir çeşitlerini ve patates kızartmasını, düşünmeden: “Acı soslu patates kızartması.” Dedim.
Chantal kocaman bir kahkaha attı: “Seni Hollandalı seni her ne kadar Türk olmaktan hiç kimseye ödün vermesen de kabul et ki, bu isteğinle gerçekten tartışmasız bir Hollandalısın.” Dedi.
Aslımı inkar etmiyordum. Türk asıllı Hollandalıydım: “Sevgili Chantal inan ki, ben kabul ediyorum. Lakin kabullenemeyen insanlara iki vatanım olduğuna ikna etmek zor, her nedense bunu bir türlü anlatamıyorum.” Dedim.
Akşam yemeğinde Zonguldak’ta kayınvalidesinden öğrenmiş olduğu Tavuk Saç/Kuzu Saç ikramından sonra: “Biz birbirimizden öğrenerek çoğalacağız. Kabullenemeyenleri solla gitsin. Sol yanına yakışacaklara kucak aç ben hep öyle yapıyorum sende öyle yap.” Dedi.
Bu sözler karşısında o an durakladım. Çünkü bu söz sözün bittiği yer. Belçikalı çalışkan azimli gelinimiz Snack & Frituur Muide’de kayınvalidenin tarifi Tavuk Saç/Kuzu Saç Spesiyalitenle, örnek bir Türk gelini kişiliğinle, yaptığın işle sana başarılar diliyorum. Dünya gerçeğini ve insanları gör terazinin tartısına sahip çık ki, duayla cennetin yolunu aç. Cehennemin yolu fitneye zaten açıktır.
Öyle ki sizler gibi Türk dostu Müslüman dostu kişilikler olduğu sürece sırtımız hiçbir zaman yere gelmeyecektir. Eğer ki, bu hayat sanıldığı kadar basit olsaydı inan bana dünyadaki basiretsizler Padişah ya da Sultan olurdu. Susuz yolların pınarı azimli çalışkan ve asil kadın düşüncen kadar yolun bahtın acık başarıların daim olsun!..
Sevgi ve saygılarımla