İzzet Dönmez Yazdı
Rahmetlik babam, 1960`lı yılların başında Batı Avrupa`ya Türkiye`den işçi olarak ilk gidenlerden.
1962 yılında Adapazarı Şeker Fabrikası`nda mevsimlik işçi olarak çalışırken, Çark Caddesi`nde İşçi Bulma Kurumu önünde bir kalabalık ve kuyruk görür, o da girer kuyruğa,
Giriş, o giriş.
Daha 20`li yaşlarda bizleri yalnız başımıza bırakarak, gider gurbete.
Yaşıtı her gurbetçi gibi, onun da cenazesi uçağın alt katında geldi.
50 yılı aşkın süredir gurbet kahrı çekeriz.
Hem sıla`daki bizler, hem gurbetteki büyüklerimiz, yıllarca gurbet ağıtları, gurbet türküleri yaktı.
Yüreği kavrula kavrula, ciğeri yana yana, gurbette "Ah Almanya Almanya, Bilemedim huyunu, Acep İçecek miyim, Türkiye’min suyunu" diye babalarımız feryat etmeye başladılar.
Kendisi de bir gurbetçi olan sanatçı Yüksel Özkasap, plaklarında feryad ediyordu; "Nasıl oldu yolum düştü şu Köln`e?"
Almanlar kadar namert ve puşt bir millet yoktur yeryüzünde.
Bunu anlatmakla olmaz.
Yaşamayan bilmez.
Tam 40 yıldır anlatırım.
Anlatırken, dilimde tüyler bitti.
Türk`ün birinci düşmanı Amerika değil, İsrail değil, Rusya değil, Almanya`dır.
40 yıldır bunu derim.
1980`lerin başında ben Belçika`da öğrenciydim.
Türkiye`de askeri darbe olunca, Türkiye`den onbinlerce, belki de yüzbinlerce anarşist, terörist Almanya`ya ya ve peyki ülkelere siyasi sığınmacı oldu.
Almanya ve peyki ülkeler, onlara hemen sığınmacı statüsü tanıdı.
Almanya onları korudu, kolladı, bugünlere getirdi.
Hiç çalışmadıkları, hiçbir iş yapmadıkları halde, başta PKK olmak üzere, yüzbinlerce vatan hainine, milyarlarca euro maaş ödedi.
Çıkarı olmazsa, babasına dahi bir lokma ekmek vermeyecek olan Alman, bu müptezellere milyarlarca euro parayı niçin verdi dersiniz?
Halende vermeye devam ediyor.
Niçin?
Dün cuma namazı çıkışında sayın Cumhurbaşkanı konuşurken, bunlar geldi aklıma.
Sayın Cumhurbaşkanı diyor ki " Almanya`da yaşayan ve seçmen olan vatandaşlarım, sakın CDU`ya, SPD`ye ve Yeşillere oy vermeyin".
Sayın Cumhurbaşkanım, geriye ne kaldı ki?
Bunların toplamı, Alman seçmen`in % 90`ı ediyor zaten.
Hey gidi günler hey!
Bu Almanya bize 5 milyon kilometre toprağa mal oldu.
Birinci dünya savaşına Almanya`nın zorlaması ile ve Almanya ile birlikte girmemiz, bize 5 milyon kilometre kare toprak kaybettirdi.
1914 yılında Goeben ve Breslau adlı iki zırhlı Alman savaş gemisi, İngiliz gemilerinden kaçarak, Çanakkale`den kendi milli sularımıza girdi.
Bu konu hala tarihin karanlık sayfalarındandır.
Güya biz bu gemileri satın aldık ve adlarını da Yavuz ve Middilli yaptık.
Bu Alman gemileri, durduk yerde gittiler Karadeniz`de Rusya topraklarını bombaladılar.
Çok hainane ve çok alçakça bir tavırdı bu.
Osmanlı Devlet`ini resmen ateşe atmış oldular.
Osmanlı Devlet`i bu savaş sonucunda topraklarının % 80`ini kaybetti.
Tezgahı başımıza bu Almanya kurdu.
Aslında 1. Dünya Savaşını Almanya kazansa da biz kaybetmiş olacaktık.
Kaybetse de biz kaybedecektik.
Almanya tezgahı böyle kurmuştu.
1. Dünya Savaşını Almanya kazanmış olsaydı, tıpkı Amerika`nın Afganistan`a oturması gibi, Almanya`da bizim topraklarımıza oturacaktı.
Hayır mı dediniz?
Savaştan önce Almanya ile yapılmış olan anlaşmaları bir okuyun o zaman.
1. Dünya Savaşına girerken, Osmanlı Ordusu`nun başında 300 kişilik Alman Generali ya da üst rütbeli subay vardı dersem inanır mısınız o zaman?
Hani sincik bizim Milli Ordumuz Fetöcülerin eline geçti ya, aynen öyle.
Almanya öncelikle bizim ordunun üzerine oturdu.
Çanakkale`de savaşan Yarbay Mustafa Kemal`in komutanı bir Alman generaliydi.
Mustafa Kemal, emri ondan alıyordu.
O zamanda biz gönüllü olarak, ordumuzun komutasını Almanlara teslim etmiştik.
Yerlere, göklere sığdıramadığımız Çanakkale savaşımız var ya, eğer, Çanakkale bir zafer ise, sizce bu zafer kime aittir?
Böyle soru olur mu?
Elbette olur.
Çanakkale ordularının Başkomutanı kim di?
Bir Alman`dı.
Liman Von Sanders.
Hani savaşlarda, savaşları orduların başkomutanı kazanır ya.
Bizimde başkomutanımız Alman`dı maalesef.
Uçaklar Almanlara aitti.
Toplar, tüfekler, mermiler Almanlara aitti.
Hala Çanakkale`de sergilenen o meşhur obüslerin üzerin de sanırım Krupp yazıyordu.
Komutan Alman, silah Alman`ın, cephe`de ölen Mehmetçik.
Güya zaferi kazandık.
Zafer`den sonra da, İngiliz ve Fransız gemileri ellerini, kollarını sallayarak geldiler İstanbul`a.
Aradan yüz yıla yakın zaman geçti, Bir Allah`ın kulu çıkıp da "Gardaş, bu nemenem bir zafer ki; Bu zafer`in sonunda başkentimiz işgal edildi, Elden 5 milyon kilometre kare toprak gitti, Bi açıklayın bunu" demiyor.
Ah Almanya Almanya, Bilemedim HUYUNU