Haberin yayım tarihi
2009-08-08
Haberin bulunduğu kategoriler

Gurbetçi soygunu ne zaman bitecek?

Gurbetçi soygunu ne zaman bitecek?Türkiye'ye tatilini geçirmek için gelen vatandaşlar her taraftan soyguna uğruyor.  Gurbetçi'nin çilesi konsoluslukta başlıyor. Doğu Avrupa ülkelerine gelince artıyor. Bulgaristan denen soyguncular  ve rüşvetçiler ülkesine gelince açık şekilde kendini gösteriyor. Türkiye'de ise zirve yapıyor.

Bulgar zulmü her alanda kendini gösterirken, gurbetçilerin yurt içinde çektiği çileler, yedikleri kazıklar gözlerden kaçırılıyor.  Çifte standart adaletsizlik her zaman kendini gösteriyor.

Farklı plaka taşımak suç mu?

Polisinden tutunda , esnafına kadar herkes gurbetçiyi kazıklamaya devam ediyor. İki porsiyon kebap için 46 lira isteniyorsa, bu işin boyutunu kim hesaplarsa hesaplasın !

Haram ve Helalden bahseden esnaf, utanmasa bir bardak çaydan 10 TL isteyecek. Adam bakıyor plaka yabancı , vur ne vurursan kar. 

Trafik kurallarına hiç kimsenin uymadığını, herkesin kendine göre kuralı olduğunu İpsala'da görmüştük.  70'lik tarfik levhasının yanından 120 ile geçen polis aracını görünce eyvah demiştim.  Ne sağ, ne sol.  Sinyal denen bir icat yapılmış, kullanan kim? Yol boyunca uzanan düz çizgiler var, sollama yasağı var, bu yasağı takan kim?.  İddia ediyorum bu çizgilerin ne anlama geldiğini çoğu şöför bilmiyor. Herkes kafasına göre gidiyor. Bu rezalet duruma  kim nasıl son verecekse vermeli.

Komedi dükkanı ! Radarla Kontrol noktaları…!!!!

Her tarafa radar kontrol levhaları koyulmuş, yol şehir dışında levhadaki hız sınırı 50- 60-70 yerine göre değişiyor, bu levhalara polis kendisi uymuyor ki, vatandaş uysun !

Nedense radar kontrol noktalarında hep yabancı plakalar hız sınırını aşıyor. Kuralları gurbetçiler ihlal ediyor !!!

Aynı yolda bizimle beraber en az 10-15 araç hızla ilerliyoruz, aa o da ne ileride polis kontrol noktası var.  Ne kadar  büyük teknoljimiz varmış ki, bu kadar aracın içinden radar benim ve bir Alman plakalı gurbetçiyi çekmiş.  Hız sınırı elliymiş biz çok hızlı gitmişiz.  Polis bunları bize anlatmaya çalışırken, yanımızdan şıv, şıv  hızla geçen Türkiye plakalı araçları her nedense göremiyordu!!!
 
– Beyefendi, radara girdiniz. Ehliyet ve diğer evraklarınız! 
 
Yüzlerce aracın yan yana yarış yapar gibi gittiği yolda, her nedense bir kaç tane yabancı plakalı araç radara giriyor. :- İtiraz ediyorum.  Beyefendi, sadece bizmi  hız sınırını aşmışız?  Polis memuru yanından 120 ile geçenleri görmüyor, bizim hız sınırını ihlal ettiğimizi söylüyor… Cezasını da en üst perdeden yazıyor. Yaz bakalım, nede olsa gurbetçi keriz. Onlar parayı Avrupa'da yoldan topluyor.

Para tatlı,kazanması zor. Bu çifte standarda kızıyorum, lanet ediyorum.  Adalet kelimesini dillerine dolayıp ülkeyi perişan edenlere lanetler ediyorum…

Ulan olmaz böyle alçaklık, plakamız yabancı diye göz göre göre devlet bile bizi kazıklıyor. Hasret ile geldiğimiz topraklardan nefret  ile dönmek zorunda kalıyoruz.  Yuh olsun bu ülkeyi muz cumhuriyeti haline getirenlere…

Yarım saat bir zaman geçmiyor ki, yolumuz tekrar kesiliyor.  Türkiye Plakalılar vın vın geçerken yine kural ihlali bana düşüyor.

-Beyefendi hızlı gittiniz !  Ehliyet ve ruhsat vb evraklar…

İsyan ediyorum ve polise yanından hızla geçen araçları gösteriyorum, polis utanıyor sadece boynunu ben ne yapayım der gibi geri çekiyor. 

-Memur bey şu ana kadar altı bin km yol yaptım, hiç bir kuralı ihlal etmedim, yarım saat geçmeden ikinci cezayı yazıyorsunuz …  Plakamız yabancı diye bu kadarda olmaz ki ama…  Ya Allah aşkına şu geçen arabalara bir bakarmısınız !?  Şunların hangisi  normal hızla gidiyor, hepsinin suratı 100'den fazla…vb…

-Beyefendi, maalesef yapacağımız  bir şey yok! Hayret … Gerçektende yapacakları bir şey yok!

Bu güzel ülkeyi bu hale getirenlere …..okuyorum… En ağır hakaretleri ediyorum…

-Memur bey! Ben bu cezayı,  Aydın Doğan vergi borcunu ödediği zaman ödesem!? Nasıl olur?  diye soruyorum. Ayaktaki memur: Orasını ben bilmem diyor.. Ben biraz daha ısrar edince… Araç içinde ceza yazmakla meşgul olan dayanamıyor. 

-Bilmem ne yaptığımın cezasını  ister öde ister ödeme,  çıkışta sormazlarsa ödemezsin diyor… Baktım genel gidişaattan polis memuruda rahatsız… Belliki  yukarıdan aldığı emirden  O'da rahatsız.. Onunda vicdanı bu haksız soygunu kabul etmiyor…

Bu arada diğer polis telsizinden anons geliyor… Yabacı plakalı kırmızı aracı durdurdunuz mu? Diye soruyor. Plakası neydi onun diye soruyor!  Tarif ettiğin  plakaya işlem yapıyoruz…

Anlaşıldı ok. Vb… Bu ne biçim radara girmek ki ! Polis plakamı okuyamıyor!!! Ben durunca diğer polise telsizle soruyor…   Plakayı okuyan polis 'Q' harfini 'O' diye  Radar'ın başındaki polise haber veriyor… Lanet olsun böyle uygulamaya, lanet olsun böyle adalete ve bu adaletin kalkınmasına…!!!

Yarım saat içinde iki defa üst üste durdurulup cezamızı yiyoruz, imzamızı atıp fişimizi alıyoruz. Onbeş gün içinde ödeme olursa yüzde bilmem kaç indirim olurmuş falanda filanda… 

Bizim işlem gümrüklere ulaşana kadar bizde sınırı herhalde geçeriz, yakalanırsak indirimli olarak mecburen ödeyeceğiz. Biz hemen ödemek zorundayız… Vergi borcu olan binlerce kodaman hala saygın iş adamı diye Başbakan ve Bakanlar ile kol kola gezsinler…  Biz öderiz hemde misliyle.. Yeterki  borcunu ve cezasını ödemeyen , şerefsiz ve alçak kodamanlara bir şey olmasın….

Hasret ile geldiğimiz ülkeden, gördüğümüz uygulamalardan ve yediğimiz kazıklardan dolayı nefret ile kaçıyoruz… 

Bazı aptallar  ve şura bura yalayıcıları uğradıkları haksız uygulamalara ve yedikleri kazıklara rağmen memnun ve mesut görünüyorlar ya,işte onlara bravvo …

Türkiye'ye gelipte kazık yemeden dönen bir gurbetçi varsa lütfen haber versin… Onu tebrik edelim…

En basit örnek, insanı deli eden meşhur GSM kayıt işlemi varya, Türkiye'de Türk SİM kartı kullanacaksan GSM'ini sınırda veya Türkiye içinde kayıt yaptırmak zorundasın.. Bu lanet olası uygulamayı bizde hemencecik yaptırdık.  Telefonumuzu verdik, pasaportumuzu verdik, her boku verdik.  Gecenin üç'ü gümrükte bu işlemi yapmak için  bir o kadar uğraştık… Görevini yapmaktan aciz suratsız bir karı ile muhatap olduk… İstemediğimiz halde 10 TL'ye Vodafone hat verdiler.  Girişi Belçika pasaportu ile yapmışız !!! Bir kağıda imza attırdılar, üç gün içinde açılacak dediler…. Ne lanet olası uygulama ki,  telefonum hala kapalı.  Vodafone kartın dışında 24 saat içinde aktif olacak yazıyor… 10 Temmuz nere 10Ağustos nere… Hala açılamadı. Yuh be  yazıklar olsun…

Bize bu Bulgar zulmunü yaşatanlar bu işleri bilmiyorlarsa analarınıda alsınlar bu işi bilene bıraksınlar…  Her türlü edepsizlik, hayasızlık ,yalan dolan olacak biz sessiz kalacağız. Yok öyle yağma …. Bu kadar rezilliğin ardından gelde sev, saygı duy. Ne seviyor ne de saygı duyuyorum. Bizlere Bulgar zulmünü yaşatanları protesto ediyor, kınıyorum…
 
İki gün tatil yapalım vatan hasretini dindirelim diye geliyoruz, lanet okuyarak, nefret ederek geri dönüyoruz.

Sahi,  sayın yöneticiler ve onların yalakaları, gurbetçi soygunu ne zaman  bitecek, biz ne zaman gelecek  Temmuz ve Ağustos'u hasretle bekliyeceğiz??? 
  
Şeref KILIÇ
 
serefkilic@gmail.com 

 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.