Nasrettin Hoca 15
O kadar uzun yolu teptik geldik Den Haag denilen yere. Siz deyin deniz seviyesinin altında hatçem tuğladan evler. Ben diyeyim deniz seviyesinde suyunu çekmiş pilav olmuş bir toprak üzerinde inşa edilmiş bir yer. Burada ilk mahkeme 1370 li yıllarda kurulmuş. Yani o zaman kadılar ile ünlü benim gibi adı tarihe geçen bir kadı yok. Nüktedan biri olsaydı beraber ilim- filim, sinema, oklava ve baklava konularında sohbet ederdik. Burada buğday tarlaları yok her yer sanayi, fabrika bacaları ile dolu. Otoyollarda çok polis var. Birisi karakaçanı takip etmiş. Karakaçan bir tırı sollamaya kalktı diye ceza yazacaklardı. Merkep sürücü kartıma baktılar. Hiç kaza ve balon şişirme cezası olmadığı için ucuz kurtuldum. Yolbulan(navigasyon) aleti olmadığı için bir petrol istasyonunun önüne durdum. Verdim elimdeki davetiyeyi. Baktı adrese. Hemen telefon etti polise. Polis önde, Karakaçan arkada. Vardık büyük bir yapıya. Elimi uzatmadan kapıya. Kapı kendiliğinden açıldı. Baktı görevli kerimeler yüzüme. Yanımda hatun olmayınca yüzlerindeki şaşkınlık vurdu yüzüme. Uluslararsı mahkeme binasının bir salonundan içeri girince kadılık günlerim geldi aklıma. Tevellütüm eski artık bizden kadı da olmaz, hatunumdan dadı da olmaz. Hazırlık yapmak için bir odaya alındım. Odanın içinde bir aşağı bir yukarı salındım. Odaya kahve ve küçük küçük sarı mı sarı peynirli ekmek koymuşlar. Baklava mıdır acep diye batım tadına. Ne tadı var ne tuzu. Beğenmedim ama yiyip bitirdim baklava inadına. Pencereden şöyle baktım dışarı. Eski- yeni yanyana. Çok meşhurdur Hollanda'nın kaşarı. Bazıları o kadar büyük sanırsın kağnı tekeri. İnekler inek değil mandalara beş çeker en küçükleri.
Toplantı başlamadan ne desem diye bir düşündüm. Pir düşündüm. Aklıma geldi hani şu mimberde söylediğim : - -'Ey cemaat ne söyleyeceğim bilir misiniz ? fıkrası. Kimi biliriz der kimi bilmem. Ben de : - 'Bilenler bilmeyenlere söylesin ! ' derim inerim hemen. Bana soracakları sorular belli. Cevaplarım da hazır.
- Sayın Nasrettin Hoca hazretleri kadın hakları konusunda ne düşünüyorsunuz ?
- Kadınlar haklanmamalıdır. Hackerlara karşı önlem alınmalıdır.
- Eşit işe eşit ücret alamıyorlar. Bu konuda ne dersiniz ?
- İşe alınanların bir takma adı olmalı. Maaşı bu takma isimle almalı.
- Kadınlar hakkında hangi yasalar çıkmalı ?
- Kanunlardan yasaklar çıkmalı. Herkes rahat etsin.
- Medya ile aranız nasıl ?
- Sırtımdaki yorganı verirsem kavga bitecek.
- Sayın Nasrettin Hoca hazretleri, panelden sonra yine birkaç sorumuz olabilir.
- Panelden sonra baklava önümüze konabilir. Tatlı yer, tatlı konuşuruz. Şimdi toplantı zamanı salonda buluşuruz.
Yarım saatlik bir dinlenmeden sonra oturum başladı. Kimi emekçi kadınlar günü olsun dedi. Kimi yemekçi olsun dedi. Bu konuda anlaşamadılar. Bence Yemekçi kadınlar günü olması kulakta daha hoş bir ses bırakıyor. Bütün dünya kadınlarının arasında yalnız benim görüşe başvurmalarının tarihsel bir öyküsü olduğunu bilirsiniz. Çünkü benim kadar hiç kimse kadına değer vermemiştir. Bizim hatun taciz ile haciz ile karşılaşmamıştır. Bir defasında gece uyurken ondan tarafı fazla geçmişim. O da haklı olarak :
- Biraz öteye git ! dedi. Bu laf üzerine evden çıktım. Akşehire azıcık bir yol kalmıştı ki, oradan geçen bizim köylü Sakar Şahan'a :
- Biraz daha gideyim mi, Sana zahmet ve de biraz eziyet olacak ya ben burda durmak istiyorum! Dedim.
İşte bu sözüm Avrupa ve Kainat kadınları derneklerinin en güzel buldukları kadın hakları eşitliği konusunda örnek bir davranış olmuş. Şimndilerde böyle anlayışlı erkekler var mı bilmem. Biz bu kadın hakları sorununu yedi yüzyıl öncesinde hallettik. Hele bizim oralarda kadınlar fabrikada çalışmadığından çok özgürdür. Batılılar ise sanayide, günlük politikalarında ve daha kimbilir nerelerde çok ağır şartlarda çalıştırılmaktadır. Hakkınızı arayın bayanlar. Yoksa otobüs kalkmaktadır. Kim ne derse desin. Getirin artık şu baklavaları aç olanlar yesin.
Türkçe bilen tercümanlara birer hediye verilsin. Kadınlar günü kutlanırken onların ayaklarının altına kırmızı halı serilsin. Halıyla kandırmayın. Eşit işe, eşit ücret. Yaşasın adalet. Divan burda. Adalet nerde ? Bir kız ismi olarak kalmasın ansiklopedilerde. Siz konuşun kararı alın. Ben imza atamam. Yalnız bu konuya parmak basarım. Herkes eşit olsa eğer bütün insanlar ne diye kadınlar gününe ne gerek. Bir de sevgililer günü tutturmuşlar. Sevgi günlük değil her an ve her zaman gerek. Hatun yapsa şöyle bir kıymalı börek. Paylaştıkça çoğaltsak, çoğaltıkça paylaşsak ve yesek.
Ah bu rabbena, hep bana diyenler yok mu? Var var. Hem de dünyayı sömürüyorlar. Oysa benim baklavamı öne sürerek deveyi amuduyla götürüyorlar.
Başka bir gün tekrar görüşünceye dek.
Hayatınız neşeli olsun. Ritminiz Düm tek...
Recep Cırık 8/03/2009 Gent