Bugün 6 Aralık 2012.
Antalya ilinin Kale içesinin Demre beldesinde yaşayan ve 6 Aralık 343 tarihinde 65 yaşında vefat eden Noel Baba’nın çocuklara hediye dağıtarak sevindirdiği gün.
Çocukların çok sevdiği ak sakallı dede sağlığında çocukların, dul kadınların ve fakirlerin hamisi, iyiliksever ve cömert biriymiş.
Ebeveynler çocuklarına itaatkâr, uslu, çalışkan, temiz, dürüst ve başarılı olmalarını tembihlerler.
Çocuklara söz dinledikleri takdirde Noel Baba’nın bacadan evlere girerek onlara çeşitli hediyeler getireceğini söylerler.
Çocuklar da saf saf inanır ve hatta 5 Aralık gecesi yatmadan önce ayakkabılarını şömineye yakın bırakırlar.
Geleneğe göre mutfak veya salon şöminesine yakın yerlere eşek için bir kase su veya süt ve havuç, Noel Baba için bir kadeh alkollü içki bırakılır.
Ertesi sabah kadeh veya kase boşalmış, havuç ise yenilmiş olur.
Çocuklar uyurken ebeveynler binbir zahmetle aldıkları –gitgide pahalılaşan teknolojik hediyeleri – ayakkabılara koyarak Noel Baba’yı yalancı çıkartmazlar.
Noel Baba 6 Aralık günü ise okulları ziyaret eder, öğrencilerle ve öğretmenlerle konuşur ve şakalaşır, iyileri şekerleme ile sevindirir, kötüleri ise uyarır...
Ve hatta çocuklar isteklerini içeren bir mektubu yazar ve Noel Baba’ya postalarlar.
Zarfin üzerine yazdıkları adres şudur : Cennet Sok. n° 1 0612 GÖKYÜZÜ...
Üniversite öğrencileri Aziz Nikola’yı kutlamak adına kent merkezlerine dolaşıp, karnaval ortamı yaratır, halktan para toplar ve toplanan paralarla bira içerek kafayı bulurlar...
***
Belçika’da Noel Baba’ya Flamanlar Sinterklaas derler. Hollanda’da olduğu gibi İspanya’dan gelen bir gemiden beyaz at sırtında karaya çıkar.
Valonya’da ise sihirli bir eşek ile dolaşır, yanında çoğu zaman Siyahi Dayakçı Baba (Père Fouettard, Zwarte Piet) vardır...
***
Her yerde olduğu gibi, Belçika’da da bayramların ve kutlamaların eski tadı yok...
Herşey sanallaştı.
İnsanlar yalnızlaştı, mutsuzlaştı ve bireysel tatmin yolunda tüketim sarmalında çaresiz çırpınışlar sergiliyor...
Bolluk dönemi kapandı, sosyal haklar her geçen gün azalıyor, kemerler sıkılıyor hem ailelerde, hem kamu yönetimlerinde...
***
Saygın Noel Baba,
Ben de bir babayım ve çocukları sevindirmekten yanayım.
Dürüst bir vatandaşım, vergilerimi ödüyor ve seçilenlerden sorunlarıma çözüm bekliyorum.
Fakat seçilenler benim vergilerimi çarçur ediyorlar, eğitime yeterli ilgi ve desteği sağlamayıp, çocukların niteliksiz yetişmesine ve işsiz kalmasına sebep oluyorlar.
Şikayetçiyim.
Başarısız öğrenciler sınıfta kalıyor, okuludan kopuyor, kötü yollara yöneliyor...
Ama başarısız siyasetçilerden ve CEO denilen banka hortumcularından hesap sorulmuyor...
Krizin faturasını her defasında dar gelirlilere, mağdurlara kesiyorlar!
Nüfus artışı sorunu yaşayan Brüksel’de eğitim sorununun çözülmesi için sekiz yıl boyunca her ay bir okul inşa edilmesi gerekiyor!
Fakat nerde?
Brüksel’de halühazırda on çocuktan birinin okul sorunu var
***
Halbuki Brüksel’de yapılacak şey belli.
Öncelikle Fransızca ve Flamanca dillerini iyi bilmek, kaliteli bir eğitim almak veya meslek edinmek, niteliklerini çoğaltmak, sanata ve spora yönelmek...
İş arayan kişi değil, işin aradığı kişi konumuna gelmek; kendilerine ve topluma faydalı bireyler yetiştirmek...
Senin rüyalarını süsleyen bireyler gibi Noel Baba...
Güleryüzlü, gönüllü olarak katılımcı ve dayanışmacı...
Siyasetçiler kulaklarını tıkasalar ve üç maymunu oynasalar da ben halkın homurtularını duyuyorum Noel Baba...
Sen gelecek yıl çocuklara oyuncak değil, siyasetçilerimze feraset getir olur mu?
Saygılarımla.
Ak sakalından öperim Noel Baba!
Yakup Yurt ©
Brüksel, 06 Aralık 2012