Hz. İsa`dan sonraki milad 12 eylül idi bizim nesil için...
31 yıl geçmiş aradan...
Daha dün gibi sanki.
Allah o günleri bir daha göstermesin bu millete.
O günlerde ortalığı tutuşturan kirli eller ,
sanmayın vazgeçtiler..
Kılık , kıyafet, şekil şemâl değiştirip fırsat kollarlar her zaman.
Uyuduğumuz , uyuştuğumuz an kusarlar zehirlerini.
Şimdiki gençlik, Paşababalar’ın istediği gençlik modeli !
Suya sabuna, etliye butluya karışmayacak ,
Düşünmeyecek , uyar olacak, uyacak, uyuyacak...
O zamankilerin
Sevseniz de, sevmeseniz de, inandıkları bir davaları vardı.
O uğurda can verdiler.
Sonra ne oldu :
Sağdakilere denildi ; "Size mi kaldı vatani, milleti kurtarmak ,
devletin polisi var, askeri var, jandarması var..
Alın elinize 99`luk tespihi, zikir yapın...
Soldakilere de, bırakın dev-genç mi, mev-genci..sev-gençli olun..
Döğüşmeyin, sevişin..hayatınızı yaşayın..bırakın halkın kurtuluşunu falan ...
Giydiğiniz kot , yediğiniz ot olsun..
Yıllar yılları kovaladı...
Şimdi hesap sormaktan bahsediliyor..
Hepsi hikaye !
Gücümüz birbirimize yetiyor bizim , dışarıya tık yok !
Ne dostluğumuza güveniliyor , nede düşmanlığı becerebiliyoruz !
İşte olan bitenler meydanda ;
Kaddafi değil miydi zor gün dostu ?
Önce biz serdik yere postu !
Komşu oğlu Esad, şimdi oldu hasat !
İsrail`e kafa tutmaya ne gerek var ,
İster yanaktan , ister dudaktan öperiz,
Evvel Allah biz bize yeteriz.
Peki neden böyle olduk biz ...diye sormayın..
Böyle olmamız emredildiydi 31 yıl önce ...
Ata sözü dinlemedik , paşa emri dinledik,
Ata`lar diyor ki :
Dimyat` a pirince giderken, evdeki bulgurdan olmayın...
Ne Arab’ın yüzü, ne Şam`ın şekeri...
Kel`in ilacı olsa başına sürermiş..
Ne dersiniz , bu atasözleri çok kullanılıyor değil mi, son zamanlarda...
Boş verelim..nerede kalmıştık,
Biraz yanaktan, biraz dudaktan....
Kalın sağlıcakla, iyi ki varsınız..
ZEKİ YALÇIN