Niçin bu başlığı attım biliyor musunuz ?!

İmam-Hatip üçüncü sınıftayım. Öğretmenlerimizden biri bir kelimeyi tahtaya yanlış yazdı. Sıra arkadaşım ani refleksle “yanlış oldu usta” diye seslendi.

Öğretmenimiz dersini durdurdu ve bu cümleyi söyleyeni aradı nihayet sıra arkadaşım olduğunu tespit etti ve ona kim usta? Ne Ustası? diye sordu. O da hiç hocam beni göstererek arkadaşın babası usta da ondan bahsediyordum. Hocamız fazla kızmadı bırak ustayı da dersi dinle dedi.

Son seçimlerde Türkiye’de idim. Sayın Başbakanımın bir çok mitinglerine katıldım. Şu cümlesini unutamıyorum:

-Acemi, çıraklık devrini bitirdik, artık bu bizim ustalık dönemimiz deyince; şahsen çok daha iyi şeyler bekliyordum.

Fakat gel gör ki; çıkardığı bazı yasalar ve yaptığı bazı şeyler bana başbakanımın acemilik ve çıraklık dönemini aratır oldu.

Bunlardan bir kaçı:

1) Paralı askerlik yasası: Partinin Adalet ve kalkınma partisi olarak bu yasanın adil olduğuna inanmıyorum. Soruyorum orta halli ve geliri kıt vatandaşlarımızdan kaç kişi bu yasadan istifade edebildi?

Yine Avrupa da kriz ortamında geçimini zoraki temin eden gençlerimiz 5.200 €’yu ödeyemezken 10.000 €’yu nasıl ödesinler. Bu yasa gençlerimizi milliyetinden ve vatanından koparmak değil midir?

Adalet bunun neresinde?

2) Sporda şike olayı patlak verdikten sonra şikecileri kurtarmak için yasa çıkarmak adil midir?

3) Aynı şekilde MİT olayı patlak verdikten sonra belirli kurumları kurtarmak için yasa çıkarmak sizce doğru mudur?

Daha sayabileceğim bence bir çok yanlışlar var. Yalnız ‘’Askerlik Yasası’’ hariç, tüm diğer yasalar, olaylar patlak vermeden çıkmış olsaydı, bugün böyle değerlendirmezdim.

Bana göre YANLIŞ OLDU USTA!

Kısacası bazen “ustalık” devri acemilik ve çıraklık dönemini aratıyor. Diyorum ki; sayın Başbakanımız keşke çırak olarak kalsaydı.

Şimdi bu yazımı okuyanlar beni tam AKP muhalefetçisi olarak görebilirler. Tam aksine AKP li olmam yanlış bildiklerimi dile getirmeyeceğim anlamına gelmez.

Saygılarımla!

Muhittin KILIÇ (Tercüman/Öğretmen)

Charleroi 20/02/2012